ATAM!
Sen de söylemiştin,
Biz de biliyoruz!
Fâni bir insandın…
O yüzden kutsamadık seni…
Hep ne anlatamaya çalıştın ona baktık…
Ne siyaset ne de çıkar ne de fitne için kullanmadık seni…
Kabrinin başında diz vurarak veyahutta uzaklarda seni rahmet, minnet ve özlemle andık…
Seni kendi çıkarları için kullananlara hep karşı olduk,
Daha fikirlerini bilmeden sana karşı çıkanlara hep seni anlatmaya çalıştık…
Ne senin adınla kadeh tokuşturup adını kirlettik,
Ne de nankörlük edip senin adına küfür ettik…
Belki arabalarımızın arkasına veya kolumuza imzanı dövme yapıp da etrafta boş boş gezmedik,
Biz sadece seni anlamaya, fikriyatını yaşatmaya ve emanetine sahip çıkmaya çalıştık…
Fikirlerimin babası dediğin Ziyâ Gökalp ne anlatıyor ona baktık…
Ve anladık ki…
Sen, Türk Milleti aşığı bir Türk Milliyetçisi idin…
Şimdilerde sana düşmanlık besleyenler zaten hep fikriyatından dolayı besledi…
Aslında düşmanlar senin soyadındaki Ata kelimesine değil Türk kelimesine
düşmandılar, tıpkı önceki yağılar gibi…
Senin derdin de davan da hep milletin oldu,
fikrin ise Türk Milliyetçiliği…
O yüzden sen toprak oldun ama…
Hep gönlümüzde sevginle ve beynimizde, işlerimizde fikrinle yaşıyorsun…
Ruhun şad olsun Atam…
Türk Milliyetçiliği fikriyatı ebediyen devam edecek, biz toprak olsak bile…
Biz seni ‘bizim mahalle’densin diye sevdik Paşam!
Seni unutmayacağız…
Seni de senin fikrini de senin sevdanı da ve senin emanetini de nefes aldıkça YAŞATACAĞIZ!
Türk Milleti ve Türk Milliyetçileri olarak SÖZ VERİYORUZ!
Murat Çalık