Mesele milletin çoğunun uyuması/uyutulması/avutulması meselesi değildir,
Mesele o milleti ayağa kaldıracakların uyuması/uyutulması/avutulmasıdır…
Bir millet uyuyabilir, uyutulabilir hatta gaflette de olabilir zira tarihte bu gibi durumların örneği çoktur…
Meselâ Türk Milleti…
Zaman gelmiş çinlinin ipeğine, kızına aldanmış,
Zaman gelmiş farsa özenmiş onun gibi adlar almış, farsça konuşmayı marifet sanmış,
Zaman gelmiş İslam olmayı araplaşmak zannetmiş, arap gibi giyinmiş, arap gibi yazmış,
Zaman gelmiş çağdaşlaşmayı batı taklitçiliği zannetmiş, batı gibi giyinmiş, batı gibi konuşmuş, batının kültürunü almış…
Bütün bu zamanlarda millet uyumuş, uyutulmuş, avutulmuş ve gaflete düşmüş.
Uyuyan, uyutulan ve gaflete düşen millete ne olur?
Ne olacak esir olur, perişan olur, yok olur…
Eğer gerçek anlamda milliyetçileri uyanık değilse…
Türk Milleti yok olmak ile her karşı karşıya kaldığında binlerce yıldır milletin sadece %1’ini oluşturan Türk Milliyetçileri tarafından uyandırılmış ve Türk Milliyetçileri öncülüğünde kıyâma kalkarak kendisini yok etmek isteyenlere gerekli dersi vermiştir…
Bugün temel sorun milletin %99’unun uyuması/uyutulması/avutulması ve dahi gaflette olması değildir,
Bugün temel sorun ve bizleri yıkıma götüren, işte o %1’in uyuması/uyutulması/avutulması ve dahi gaflette olmasıdır…
Bir milletin milliyetçileri asli görevini yerine getirmiyorsa, o millet düşman saldırılarına açık hedeftir…
Milliyetçiler asli görevini yerine getirmezse ne olur?
Düşman önce dilinden başlar, ardından tarihini yok eder, sonrasında kültürünü mahveder, akabinde nesillerini ve en sonunda millet olma şuurunu…
Millet olma şuurunu kaybeden bir millet için…
Sonuç her zaman hüsran olmuştur ve olacaktır…
Ölen, kahrolan, mahvolan her zaman o milletin evlatları olmuştur ve olacaktır…
Tabi %1 uyanmazsa…
Murat ÇALIK