Çıktığımız yolun kutlu olduğuna inandığımızdan,
Yolda etraftan birkaç ses duyunca,
Bıraktık galiba yalnızlığı arkamızda,
Artık en az üç kişiyiz diye düşünmüştük…
Düşünce inanca, inanç da dile inmeden,
Tekrar sessizleşti bir anda her yer.
Hiç âdetimiz değildi bizim,
Sağımıza, solumuza ve arkamıza bakmak.
Çünkü öyle öğrenmiştik yiğitlerden,
“Kim var diye bakma sağına, soluna ve arkana,
Doğru inandığın yolda dimdik yürü” diye…
Belki de ondandır yalnız kaldığımızı anlayamamışız.
Bedenimizi bir, aldığımız nefesi iki zannederken onu da geri verdiğimizi unutup üç kişiyiz diye saymışız…
Halbuki kala kala tek biz kalmışız…
Anlayacağın gardaşım!
Kendimizi zeki zanneden,
Aslında bir garip safmışız.
Olsun biz böyle de mutluyuz.
Duruştan taviz vermedik diye gururluyuz…
Aldığımız nefese bile eyvallahımız yok,
Versek de vermesek de,
Ona tamah etmeyecek kadar da onurluyuz…
Ves’selâm…
Murat ÇALIK