– %1’e –
ANLATILIR Kİ;
Bursa’yı Yunanlılar işgal ettiğinde Pir Emir türbesine bakan türbedar, mezarı bastonla dürter ve…
“Ya Pir! Bursa’yı Yunanlılar işgal etti, kalk kurtar” der.
Türbedar o gece rüyasında Pir Emir Hazretlerini görür,
Pir Emir Hz.’leri kendisine:
“Behey ahmak! Vatanı düşmandan kurtarmak ölülerin değil dirilerin hakkıdır!”
..der ve türbedarın suratına hışımla bir tokat aşkeder.
Derler ki; türbedar korku içinde uyandığında çenesinin yamulmuş olduğunu görür ve ölünceye kadar çenesi düzelmez…
…
Atıp tutmakta, eleştirmekte üzerimize yok!
Ama iş icraata gelince ortada kimse yok!
Sana söylüyorum sana!
“Ben bilinçliyim, vatan elden gidiyor, milletin çoğunluğu makarnaya, kömüre vs vatanı satıyor, vatanı kurtarmalıyız” diyen ama…
“Kendince her şeyi bilen, her şeyi eleştiren, hiçbir şeyi ve hiç kimseyi beğenmeyen,
Bir gün gerçek adıyla milleti için bir adım dahi atmadan “kurtarıcı bir ordu masalıyla” ömür tüketen,
Toprak paylaşımını sosyal paylaşım zanneden,”
Gerekirse sıfırdan başlamaya gözü kesmeyen,
Gözleri kalabalıkları arayan,
Marka ve modaya bağımlı olan,
Bununla olmaz, o olursa bu olmaz, şu zaten olmaz deyip olmazlar denizinde yüzen, sen!
Sana diyorum Bre Gafil!
Anlamadın mı hâlâ…
Kaba etini kaldırıp, arkana bakmadan “ben varım” demedikçe,
Elini istiklâl ve istikbal için çözmedikçe,
Konuşmak yerine icraate geçmedikçe,
Ehven-i şer’den vazgeçmedikçe,
Taviz verenleri def etmedikçe,
Tavize susanlara bir tokat aşketmedikçe,
Rüzgara göre yön değiştirenlere tekmeyi basmadıkça,
Mankurta şahlanmadıkça,
Münafığa şaplatmadıkça,
Natocuya vurmadıkça,
Fetocuyu kırmadıkça,
Bölücüyü gömmedikçe,
Haine kükremedikçe,
Hırsızın elini kesmedikçe,
VATAN KUR-TA-RI-LA-MAZ!
Bak böyle yapa yapa ne hâle getirdin vatanını…
Ne hâle düşürdün davanı…
Akıllanmadın mı hâlâ?
Ses versene artık…
Sen de bir yerinden tutsan ne olur sanki?
Yoksa yine yardım mı bekliyorsun?
Etrafta taviz vermedikleri, boyun eğmedikleri ve dik durdukları için yalnız kalanlar varken,
Bu sefer hangi “Pir”den yardım dilemeyi düşünüyorsun?
Neyse…
Şimdi git televizyonunu seyret…
Bu akşam kim çıkarsa ekrana, kim süslenerek konursa senin önüne, yarın onun peşinden git…
Zaten kaç senedir bunu yapıyorsun…
Ya ölmüşlerin ya da allanıp pullanıp önüne konanların peşinden gidiyorsun!
Markayı, kalabalığı bir de cafcaflı reklamı gördün mü, kırmızı çizginden bile vazgeçiyorsun!
Sonra “dünya bizi kıskanıyor” diyenlere kızıyorsun!
O değil de!
Senin ve senin gibiler yüzünden evlatlarımızın yüzü gülmeyecek ona yanıyorum!
Murat Çalık
