Sezen Aksu akp’nin oy devşirme operasyonu, peşmergelerin lahmacunlarını bizim vergilerimizle ödediği, haburda “pişman değilim” diyen teröristlerin ayağına ülkemin hakimlerini götürdüğü meşhur “ihanet süreci” esnasında akp yönetimine hoş gözükmek adına,
“annem babam bu sürecin karşısında duranları iki cihanda lekeli kabul ediyorlar, ben de öyle görüyorum.” dediği gün benim için sanatçılığı bitmiştir.
fetöcü anası-babası konusuna girmeyeceğim ama söylemleri anlamında ne olduğunu ve ne olmadığını Sezen Aksu o gün belli etmiştir.
Evrensel anlayışta sanatçı muhaliftir, o yüzden bir sanatçı muhalif diye sanatçı eleştirileremez.
Bu iktidar döneminde kendilerini belli eden Sezen Aksu, Orhan Gencebay, Hülya Kocyigit, Yavuz Bingöl… vs gibilerin yalakalık yaptıkları gün benim gözümde sanatçı sıfatları bitmiştir.
2017 yılanda çıkan Alakasız Şarkılar, Vol 1. albümündeki Şahane Bir Şey Yaşamak adlı şarkıdaki “Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e” sözlerine gelince ilk dinlediğimde,
Kura’n’ı Kerim’de Tâ-Hâ süresi 121. ayetin mealindeki,
” Bunun üzerine ikisi de ondan yediler, derhal kendilerine kötü yerleri açılıverdi ve üzerlerine Cennet yaprağından yamamağa başladılar ve Âdem Rabbine asî oldu da şaşkın düştü.”
( Elmalılı Hamdi Yazır meâli)
… “asi ve şaşkın” olmak ifadelerinden ve Türk Halk şairliğindeki cahil kelimesinin genellikle “şaşkın ve hata yapmış” anlamında kullanılmasından dolayı pek sorun etmemiştim.
Bu arada şarkının bestesini de sözlerini de pek beğenmedim. Nerede “masum değiliz” gibi baş yapıtlar?
Neyse pek tabi inancımıza göre Yaradanın sözünü dinlemeyen günahkar insanlar kim olursa olsun hata yapmış “şaşkın” yani cahillik yapmış olur tabi ki inanıyorsa…
2017’de çıkmış bir albümdeki bir şarkının 5 yıl sonra yeniden servis edilmesi de bir başka garip bir durum…
Aslına bakarsanız garip de değil milletimiz böyle şeyleri seviyor ve gerçek gündemlerinin değiştirilmesine bir nevi göz yumuyor…
Bu ülkede beş kısım grup var ki hem ülkeyi mahvediyor hem de çok canımı sıkıyor…
1- Tarikat, cemaat yurtlarında tecavüz edilen çocuklara ses çıkarmayıp bir şarkı sözü ile ayağa kalkan siyasal dinciler,
2- Alkol yasaklanınca ayağa kalkıp binlerle sokağa dökülürken aynı anda 25 asker şehit olunca kolunu bile kıpırdatmayan sosyal demokratlar,
3- Bebek katili için “başkan aponun heykelini dikeceğiz” sözünü söyleyen adamı “barış elçisi” gören kendine Atatürkçü diyenler ( böyle bir lafı veya benzer bir lafı söyleyene Atatürk’ün ne yapacağı Menemen olaylarında bellidir)
4- Davasını siyasi bir parti ve liderinden ibaret sayıp vatanın temeline dinamit koyan milliyetçiler,
5- Görüşü ve partisi ne olursa olsun dün dediğinin bugün tam karşısında söylemi olan, inandığından taviz veren dönek riyâkar siyasiler,
Sezen Aksu gibi “şaşkın”lardan önce bu beş grup vatanı da milleti de bitirdi…
Artık zaman sizce de “söz konusu vatansa gerisi teferruattır” deme zamanı değil mi?
Saygılarımla…
Murat ÇALIK